Bu kitap, halkların varlığını reddeden veya inkâr eden bir anlayışın ürünü değildir. Tam aksine; kim-liklerin, kültürlerin ve dillerin korunması gerektiğini savunan, titizlikle hazırlanmış yarı akademik bir çalışmanın sonucudur.
Emperyalizm, millet kavramını Kemalizm üzerinden "çeşitli halkların birlikte yaşamak için ortaya koyduğu irade" olarak tanımlarken; ortada ne ortak bir irade, ne ortak dil, ne ortak din, ne de ortak kültür bulunmadan yapay bir millet yaratma çabasına gi-işmiştir. Amaç, bölge halklarını bir potada eritip tarihsel bağlarından koparmak ve homojen bir kimlik inşa etmektir.
Oysa Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için millet
ve ulus kimliği açıktır: Türk. Bu kimlik, etnik kö-kenleri, dilleri ve kültürleri yok saymak değil; onları milletin zenginliği olarak kabul etmektir.
Bu eser, hem tarihi gerçeklere ışık tutmak hem de emperyalizmin kimlik mühendisliğine karşı düşünsel bir direnç ortaya koymak amacıyla kaleme alınmıştır.